İdari Davalarda “Uzman Görüşü”nün Önemi.

Pin için

 

ÖNSÖZ

Türkiye’de yargı sistemi, yasama ve yürütme kuvvetlerinin yanında yer alan üç erkten biridir. Anayasa’nın
9. maddesine göre yargı yetkisi, Türk Milleti adına bağımsız mahkemeler tarafından yürütülmektedir..
Türk adalet sistemi; Birbirinden bağımsız, tarafsızlık temeline dayalı, görev ve yetki alanları özel yasalarla düzenlenmiş, birçok mahkeme ve kurumdan oluşmaktadır.
Buna göre kontrol ettiğimizde Türk yargı sistemi; adli yargı (ilk derece mahkemeleri, bölge adliye mahkemeleri
ve Yargıtay), idari yargı (ilk derece mahkemeleri, bölge idare mahkemeleri ve Danıştay),
anayasa yargısı (Anayasa Mahkemesi) ve uyuşmazlık yargısı (Uyuşmazlık Mahkemesi)
olarak şekillenmiştir. Ek olarak Hâkimler ve Savcılar Kurulu, seçim yargısı
(Yüksek Seçim Kurulu) ve hesap yargısı (Sayıştay) da yargı sistemi içerisinde kendisine yer bulmuştur.
Bu kurumların her biri kendi alanında bağımsız olup birbirlerinin alanlarına karışmamaktadırlar.
Bu temel kapsamda Adalet Bakanlığı; adalet sistemine yönelik temel politikaların belirlenmesi ve
geliştirilmesinden, adalet hizmetlerinin ulaşılabilir, etkin ve verimli bir şekilde sunulmasından
sorumlu yürütmeye bağlı bir idaredir.
Yazımızın esas konusu olan İdari Yargı Organları;

DANIŞTAY

Danıştay, Anayasa ile görevlendirilmiş belirli idari davalara ilk derece mahkemesi olarak bakan ve
diğer idari davalar açısından ise temyiz mercii işlevi gören yüksek bir mahkemedir. Danıştay, aynı
zamanda bazı konulara özgü olmak üzere bir danışma ve inceleme merciidir. Danıştay daireler
hâlinde ve heyet olarak çalışmakta olup her heyet bir başkan ve dört üyeden oluşmaktadır. Danıştay
üyeleri on iki yıl için seçilir. Bir kimse iki defa Danıştay üyesi seçilemez.
Hâlihazırda Danıştay’da 1 idari ve 11 dava dairesi olmak üzere toplam 12 daire bulunmaktadır.

DANIŞTAY BAŞSAVCILIĞI

Danıştay bünyesinde Başsavcılık kurumu bulunmakta olup Danıştay Başsavcısı Danıştay meslek
mensupları arasından seçilmektedir.
Danıştay Başsavcılığı, ilk derece mahkemesi sıfatıyla Danıştay’da görülen dava dosyalarında, esas
hakkındaki düşüncelerini bildirmekle görevlidir.
Danıştay Başsavcılığı bünyesinde yeteri kadar Danıştay savcısı görev yapmaktadır.

BÖLGE İDARE MAHKEMELERİ

Bölge idare mahkemeleri genel olarak idare mahkemeleri ve vergi mahkemeleri tarafından verilen
kararlara karşı yapılan istinaf başvurularını inceleyip karara bağlamak; yargı çevresindeki idare ve
vergi mahkemeleri arasında çıkan görev ve yetki uyuşmazlıklarını kesin karara bağlamakla görevlidir.
Bölge idare mahkemeleri bir başkan ve iki üyeden oluşan heyetler hâlinde çalışmaktadır.
Hâlihazırda Türkiye genelinde 8 Bölge İdare Mahkemesi faaliyet göstermektedir.

İLK DERECE MAHKEMELERİ

İDARE MAHKEMELERİ

İdare mahkemeleri, genel olarak vergi mahkemelerinin görevine giren davalarla ilk derecede
Danıştay’da çözümlenecek olanlar dışındaki idari işlemlerin iptali ve idari işlem ve eylemlerden doğan
zararların tazmini için açılan tam yargı davalarını karara bağlamakla görevli genel mahkemelerdir.
İdare mahkemeleri genel olarak bir başkan ve iki üyeden oluşan heyetler hâlinde çalışmaktadır.
Ancak, belirli bir tutarın altında kalan parasal uyuşmazlıklarda, tek hâkimle de karar verebilmektedir.

VERGİ MAHKEMELERİ

Vergi mahkemeleri, genel olarak vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam
ve cezaları ile tarifelere ilişkin davalar ile bu konularda 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü
Hakkında Kanunun uygulanmasına ilişkin davaları karara bağlamakla görevlidir. Vergi mahkemeleri
genel olarak bir başkan ve iki üyeden oluşan heyetler hâlinde çalışmaktadır. Ancak, belirli bir tutarın
altında kalan parasal uyuşmazlıklarda, tek hâkimle de karar verebilmektedir.

ANAYASA MAHKEMESİ

Anayasa Mahkemesi, 1982 Anayasası’nda 146 ila 153. maddeler arasında düzenlemiştir. Ancak,
Anayasa’nın bazı maddelerinde değişiklik getiren 21/1/2017 tarih ve 6771 sayılı Türkiye Cumhuriyeti
Anayasasında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un kabul edilmesiyle birlikte Anayasa Mahkemesinin
kuruluşu, görev ve yetkileri yeniden düzenlenmiştir.
Anayasa Mahkemesi, on beş üyeden oluşmaktadır. Türkiye Büyük Millet Meclisi, üç üyeyi seçmektedir.
Bunlardan;
İki üye Sayıştay Genel Kurulunun kendi başkan ve üyeleri arasından, her boş yer için gösterecekleri
üçer aday içinden, bir üye baro başkanlarının aday göstereceği serbest avukatlardan gösterecekleri
üç aday içinden gizli oylamayla seçilir. Türkiye Büyük Millet Meclisinde yapılacak bu seçimde, her boş
üyelik için ilk oylamada üye tam sayısının üçte iki ve ikinci oylamada üye tam sayısının salt çoğunluğu
aranır. İkinci oylamada salt çoğunluk sağlanamazsa, bu oylamada en çok oy alan iki aday için üçüncü
oylama yapılır; üçüncü oylamada en fazla oy alan aday üye seçilmiş olur.
Cumhurbaşkanı, geriye kalan on iki üyeyi seçmektedir. Bunlardan; üç üye Yargıtay Genel Kurulunun
kendi başkan ve üyeleri arasından her boş yer için gösterecekleri üçer aday içinden, iki üye Danıştay
Genel Kurulunun kendi başkan ve üyeleri arasından her boş yer için gösterecekleri üçer aday içinden,
üç üye (en az ikisi hukukçu olmak üzere) Yükseköğretim Kurulunun kendi üyesi olmayan yükseköğretim
kurumlarının hukuk, iktisat ve siyasal bilimler dallarında görev yapan öğretim üyeleri arasından
göstereceği üçer aday içinden, dört üye ise üst kademe yöneticileri, serbest avukatlar, birinci sınıf
hâkim ve savcılar ile en az beş yıl raportörlük yapmış Anayasa Mahkemesi raportörlerinden seçilir.
Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, kanunların, Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin ve Türkiye Büyük
Millet Meclisi İç tüzüğünün Anayasa’ya şekil ve esas bakımlarından uygunluğunu denetler. Anayasa
değişikliklerini ise sadece şekil bakımından inceler ve denetler.
Ancak, olağanüstü hâllerde, sıkıyönetim ve savaş hâllerinde çıkarılan Cumhurbaşkanlığı
kararnamelerinin şekil ve esas bakımından Anayasa’ya aykırılığı iddiasıyla, Anayasa Mahkemesine
dava açılamaz. Ayrıca usulüne göre yürürlüğe konulmuş uluslararası antlaşmalar hakkında da
Anayasa Mahkemesine başvurulamaz.

Norm denetiminde “iptal davası” ve “itiraz yolu” olmak üzere iki tür başvuru usulü bulunmaktadır.
İptal davası yoluna “soyut norm denetimi” itiraz yoluyla denetime ise “somut norm denetimi” de
denilmektedir. Çünkü itiraz yolunda, başvuru konusu normun anayasaya uygunluğunun denetimi,
görülmekte olan bir dava aracılığıyla gerçekleşmektedir.
2010 yılında yapılan Anayasa değişikliğiyle Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yolu açılmıştır.
23 Eylül 2012 tarihinden itibaren herkes, kamu gücünü kullanan kişi ve kurumların sebep olduğu
hak ihlallerine karşı Anayasa’da ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerde güvence
altına alınmış temel hak ve özgürlüklerinden birinin ihlal edildiği iddiasıyla Anayasa Mahkemesine
başvurabilmektedir.
Anayasa Mahkemesi, Cumhurbaşkanını, Cumhurbaşkanı yardımcısını, Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanını, bakanları, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay başkan ve üyelerini, Başsavcılarını,
Cumhuriyet Başsavcı vekilini, Hâkimler ve Savcılar Kurulu ve Sayıştay başkan ve üyelerini görevleriyle
ilgili suçlardan dolayı Yüce Divan sıfatıyla yargılar. Genelkurmay Başkanı, Kara, Deniz ve Hava
Kuvvetleri Komutanları da görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divanda yargılanırlar.
Anayasa Mahkemesinin ayrıca, siyasi parti kapatma davalarına bakmak, siyasi partilerin mali
denetimi yapmak, TBMM tarafından verilen yasama dokunulmazlığının kaldırılması veya
milletvekilliğinin düşmesine ilişkin kararlara karşı açılan iptal istemlerini incelemek ve Uyuşmazlık
Mahkemesi Başkanını seçmek görevleri bulunmaktadır.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

Uyuşmazlık Mahkemesi, Anayasa uyarınca, adli ve idari yargı yerleri arasında davalarda doğan
görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözmekle yetkili yüksek bir mahkemedir. Uyuşmazlık
Mahkemesi, bir başkan ile altı asıl ve altı yedek üyeden oluşur. Uyuşmazlık Mahkemesi’ne Anayasa
Mahkemesi üyeleri arasından seçilen bir üye başkanlık eder. Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve
İşleyişi Hakkında Kanunun 1. maddesinde yüksek mahkemenin görevleri belirtilmiştir.
Buna göre Uyuşmazlık Mahkemesi;
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile görevlendirilmiş, adli ve idari yargı mercileri arasındaki görev ve
hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözmeye yetkili ve söz konusu kanunla kurulup görev yapan
bağımsız bir yüksek mahkemedir.
Özel kanun uyarınca hakeme başvurulmasının zorunlu olduğu hâllerde, eğer hakemlik görevi hâkim
tarafından yerine getirilmiş ise bu merci, davanın konusuna göre, yukarıda belirtilen adli veya idari
yargı mercilerinden sayılır.
Uyuşmazlık Mahkemesinde incelemeler dosya üzerinde yapılır ve kanunda sayılanlar dışında oy
çokluğuyla karar verilir.

YÜKSEK SEÇİM KURULU

1982 Anayasası’nın “Seçimlerin Genel Yönetimi ve Denetimi” başlığı altında düzenlenen Yüksek Seçim
Kurulu, seçimlerin başlamasından bitimine kadar, seçimin düzen içinde yönetimi ve dürüstlüğü ile
ilgili bütün işlemleri yapma ve yaptırma, seçim süresince ve seçimden sonra seçim konularıyla ilgili
bütün yolsuzlukları, şikayet ve itirazları inceleme ve kesin karara bağlama ve Türkiye Büyük Millet
Meclisi üyelerinin seçim tutanaklarını ve Cumhurbaşkanlığı seçim tutanaklarını kabul etmekle
görevlidir.
Yüksek Seçim Kurulu yedi asıl ve dört yedek üyeden oluşmaktadır. Üyelerin altısı Yargıtay, beşi
Danıştay Genel Kurullarınca kendi üyeleri arasından üye tamsayılarının salt çoğunluğunun gizli oyu
ile altı yıl için seçilir. Süresi biten üye yeniden seçilebilir. Kurul, kararlarını salt çoğunlukla verir. Oyların
eşitliği hâlinde Başkanın bulunduğu tarafın görüşü doğrultusunda karar verilmiş olur.

SAYIŞTAY

Sayıştay, merkezî yönetim bütçesi kapsamındaki kamu idareleri ile sosyal güvenlik kurumlarının ve
mahalli idarelerin bütün gelir ve giderleri ile mallarını Türkiye Büyük Millet Meclisi adına denetlemek ve
sorumluların hesap ve işlemlerini kesin hükme bağlamak ve kanunlarla verilen inceleme, denetleme
ve hükme bağlama işlerini yapmakla görevli anayasal bir kurumdur.
Sayıştay, inceleme, denetleme ve kesin hükme bağlama işlerini yaparken işlevsel ve kurumsal
bağımsızlığı olan bir kurumdur. Yargı yetkisine sahip bir Yüksek Denetim Kurumu olan Sayıştay, görev
ve sorumluluklarını kurullar vasıtasıyla yerine getirmektedir.

SÖZÜN ÖZÜ

Yukarıda bahsedilen idari dava makamlarına yapılan başvurular, ülkemizde son yıllarda hızla artış göstermektedir.  Özellikle kamu idarelerindeki yöneticilerin bilgi eksikliği, kurum veya kuruluşlarda bulunan ve kurum ya da kuruluşun yaptığı işlemlerin hukuki dayanağı hakkında bilgi veren hukuk bölümü/bürolarından görüş alınmadan yapılan işlemler ile mobbing kaynaklı uygulamaların içerdiği hukuk dışı işlemler bu konuda yakınanları idari yargı yoluna itmektedir.  Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 10.maddesinde “Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayrım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.” ibaresine yer verilmiştir. Dolayısıyla gerek ulusal gerekse de uluslararası hukuk normları eşit ve adil yargılanma ilkesinin vazgeçilmez olduğu hususunda karar birliğine varmıştır. Günümüzde idari davalar ile adalet peşine düşenlerin karşısına ilk önce mahkeme masrafları çıkmaktadır. Ortalama olarak idari yargıya açılacak davalar günümüzde (T.2025) davacıya 5.000 (beş bin) TL civarında bir mali yük yüklemektedir. Ayrıca, hukuki haklarımızı iyi bilmememiz ve kendimizi mahkeme nezdinde iyi anlatamamış olmak da mahkemelerce verilecek olan kararların aleyhimize sonuçlanmasına neden olmaktadır. Bu nedenle mahkemeye vereceğimiz dilekçenin yanında mahkeme heyetini mevzuat konusunda aydınlatan “Uzman Kişi Raporu” büyük önem arz etmektedir.

PEKİ NE YAPMALI?

Kurum/kuruluş tarafından verilen ve hukuki alt yapıdan noksan olan uygulamalarla ilgili olarak birinci adım olarak  işlemi tesis eden idareye dilekçe ile başvuru yapmamız gerekmektedir. Yakındığımız konunun giderilmemesi durumunda artık sizin için hukuki mücadelenin yolu açılmış bulunmaktadır. Bu durumda ilk derece mahkemelerine başvuru yapmanız gerekecektir. Konunun özü burada işte sayın okurlar! Biz, bir iyilik hareketi olarak burada devreye girmek istiyoruz. İdari konularda uzmanlaşmış ekibimizle hiçbir maddi beklentimiz olmaksızın “Uzman Kişi Raporu” ile mahkemeye verecek olduğunuz yalın dilekçenizi, mevzuatta yer alan ve yakınmanızı destekleyen hükümleri öne çıkararak daha iyi açıklıyor, bilgi havuzumuzda bulunan benzer Danıştay’ın verdiği içtihat kararları ve BİM (Bölge İdare Mahkemeleri) tarafından verilen örnek açıklayıcı kararlarla hukuk önüne sunuyoruz. Sitemizin iletişim başlığındaki mail adresi ile bizimle irtibata geçmeniz yeterli.

İyilik, iyidir!

Kaynakça:

TAA (Türkiye Adalet Akademisi), DergiPark

Sen de beğenebilirsin
Gazze Hassasiyeti…
Türkiye’de Kadın Olmak!

Yorumlar (10)

  1. Zeynep yılmaz

    Haziran 23, 2025 at 21:51

    idare mahkemesinin verdiği karara istinaden hazırladığınız rapor sayesinde bölge idare mahkemesi kararı iptal etti. Ama şimdide mobing başladı. mobing davası açabilirmiyim

    • Atilla İMAMOĞLU

      Haziran 23, 2025 at 21:55

      Dava açma işini avukatla görüşebilirsiniz. Avukatınız bize başvurursa yine yardımcı oluruz.

  2. khk magduru

    Haziran 23, 2025 at 21:13

    Avukat bey KHK ile atılma davalarına bakıyormusunuz

    • Atilla İMAMOĞLU

      Haziran 23, 2025 at 21:18

      İyi akşamlar. Öncelikle ben bir avukat değilim ve dava bakmıyorum. Sadece idari konularda ücretsiz olarak bilgi aktarımı sağlıyoruz. Ceza davaları ile ilgili yardımcı olamayız ama idari bir işlemle ilgili ise avukatınızın talebi olursa ona yardımcı olabiliriz. KHK’larla ilgili dosyaları avukatlarınızla yürütmenizi tavsiye ederim.

  3. Sinay57

    Haziran 23, 2025 at 21:04

    Memurlar.net e kayıt olsanıza Atilla hocam. Oradada birçok haksızlığa uğrayan kişi var. Benimde eşimin süt izni ile ilgili dava açacak, raporları kaç liraya yazıyorsunuz?

    • Atilla İMAMOĞLU

      Haziran 23, 2025 at 21:09

      Değerli kullanıcı süt izni ile ilgili güzel raporlarımız var. İletişim butonundaki mail adresinden iletişime geçebilirsiniz. Herhangi bir ücret talep etmiyoruz. Web sitemizi takip etmeniz benim için yeterli. İyi akşamlar dilerim…

  4. Hasan erol

    Haziran 23, 2025 at 17:00

    Yapılan bir çok hukuk dışı mağdurlarından biriyim kendisinin katkıları olmasaydı kesinlikle yeniden işime gücüme dönemezdim bu insan beni Hazreti Yusuf’un kuyuya atılıp da çaresizliği bilir misiniz o çaresizlikten beni kurtardı benim derdime derman oldu benimle dertlendi bütün hukuki işlemleri bizzat kendisi yaptı avukatların beceremediği avukatların bilmediği bir çok şeyi kendisi ne yapılıyormuş gibi kendisine yapılmış gibi Alarak öyle çözümleme yaptı ve şu anda ben Sayın İmamoğlu’nun sayesinde işime döndüm çok teşekkür ederim verdiği katkılardan bilgilerden dolayı kesinlikle idari veya ceza dosyalarında kesinlikle güveneceğiniz tek liman

    • Atilla İMAMOĞLU

      Haziran 23, 2025 at 17:08

      İyi olduğunuzu duymak mutluluk verici Hasan Bey.

  5. Muhammed

    Haziran 23, 2025 at 16:43

    Yapılan bir çok hukuksuz işlem mağdurlarından biriyim, katkılarınız olmasaydı asla kazanamayacağım bir yola girmiştim, size ne kadar teşekkür etsem az , hiç bir talebiniz olmadan benden desteğinizi esirgemediniz, sessizlerin sesi olmanız dileği ile

    • Atilla İMAMOĞLU

      Haziran 23, 2025 at 17:00

      Teşekkürler

Yorum Yapın